BTC MINING

HashFlare

Monday, March 17, 2008

KONFERANS- Avrupa'da Soykırım Üzerinde Yaşamak: Bosna Dramı




Soykırım üzerine uluslararası alanda yayımlanan makaleler incelendiğinde sözde Ermeni Soykırımı iddialarını savunan akademisyenlerin aslında hiç bir bilimsel dayanağının bulunmadığı görülmektedir. Yapılan çalışmalarda bilimin objektiflik ilkesinin bilinçli bir şekilde ihlal edildiği teknik değerlendirmeler sonucunda bir çok yerli akademisyen tarafından dile getirilmektedir. Bu iddialar doğrultusunda Türkiye ve Türk Tarihi üzerine son dönemde yürütülen karalama kampanyasının sonucu olarak Avrupa’da yaşayan Türklere yöneltilen saldırıların arttığı ve can kayıplarının yaşandığı görülmektedir. Bugün Fransa gibi bir çok Avrupa devleti sözde Ermeni soykırımını tanırken, bu iddialara karşı çıkanlar hapis cezasına çarptırılmaktadır. Diplomat ve tarihçilerimizin Batılı aydın, tarihçi ve akademisyenleri bu konu üzerinde ısrarlı bir şekilde karşılıklı arşivlerin incelenmesine davet etmesi karşılık bulamamaktadır.

Özellikle 1992-1995 yılları arasında Bosna’da yaşanan buhran bir insanlık dramına dönüşürken yaşanan toplu ölümler özellikle Srebrenitza’da soykırım boyutuna ulaşmıştır. Bir yıl önce Lahey Uluslararası Adalet Divanı Srebrenitza’da yaşananları soykırım olarak tanımlarken Sırbistan’ın soykırımda bir rolünün olmadığına karar vermiştir. Bu karar dünyada şaşkınlık uyandırırken asılsız Ermeni soykırımı iddiaları karşısında Batı’nın yanlı tutumu gün yüzüne çıkmıştır. Güvenlikten sorumlu Hollandalı BM askerlerinin BM Güvenli Bölgesi Srebrenitza’yı Sırplara teslim etmesi sonucu yirmi bin’den fazla sivil Türklerden intikam almak için katledilmiştir. Aynı Hollandalı askerler Hollanda hükümeti tarafından 2006 yılı içinde Onur Madalyası ile ödüllendirilmiştir. Ayrıca Eski Yugoslavya için oluşturulan Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi (ICTY) kararları da ölçek ve etki bakımından uluslararası adalete gölge düşürür niteliktedir.Özellikle Kosova’nın Şubat 2008’de bağımsızlığının ardından bölgede Sırp Milliyetçiliği tekrar yükselmiştir. Yakın bir zamanda Bosna’da Bosnalı Sırpların Cumhuriyeti Republika Srpska (RS)’nin bağımsızlık ilan edebileceği öngörülmektedir. Böylesi bir bölünmeye şu an uluslararası toplumun bölgedeki mevcudiyeti izin vermese de küresel bir ekonomik kriz karşısında AB fonu’nun ve NATO’nun bölgeden çekilme ihtimali böylesi bir bölünmeyi kanlı çatışmalara dönüştürecek niteliktedir. Uluslararası Adaletin bölgede sağlanamaması, ICTY’nin etkililiğinin sınırlı kalması ve Kosova’nı bağımsızlığı Sırp milliyetçiliğini cesaretlendirmektedir.




Batının sözde Ermeni soykırımı iddiaları karşısında yanlı tutumunu ve Bosna’da yaşanan soykırım karşısındaki duyarsızlığını sorgulamak, Balkanlardaki son gelişmeleri akademisyen ve öğrencilerimizin bilgisine sunmak için “Avrupa’da Soykırım Üzerinde Yaşamak: Bosna Hersek” ve “Bizim Bosna Belgeseli” başlıklı konferans düzenlenecektir.

Yer: BEYKENT ÜNİVERSİTESİ


Beylikdüzü/konferans Salonu


Tarih: 26 Mart 2008


Saat: 14:00-16:00


Konuşmacı: Ümit HACIOGLU




Thursday, February 7, 2008

The Pain in Bosnia- ( Small Clip)




Bosna'da Acılar Klibi İçin Lütfen Tıklayınız. Click for the Clip

Friday, February 1, 2008

Güvenlikte Dışa Bağımlılık






Son dönemde Kuzey Irak'taki terörist kamplarına başarılı nokta atışları yaparak Türk Hava Kuvvetlerinin Gücünü dünyaya gösteren Türk F 16'ları güvenliğimizi sağlayan en önemli modern teknolojik harp unsurlarının basinda gelmektedir. Gunümüz savaşlarında yüz binlerce askerin hayatını tehlikeye atmadan yapılan operasyonların başarısında her türlü hava şartlarında mükemmel vuruş gücüne sahip F 16'lar önemli bir güvenlik aracı olarak karşımıza çıkmaktadır.



Türkiye genç ve dinamik nüfusa sahip hızlı gelişmekte olan ülkelerin başında gelmektedir. Konumu itibari ile jeostratejik önemi ve enerji kaynaklarının geçis bölgesinde bulunması, sahip olduğu doğal zenginlikler ve tarihi derinliği itibari ile hinterlandı içinde çeşitli iç ve dış tehlikelere maruz kalmaktadır. Bu tehlikelerin en başında ise bilgi teknolojilerinde dışa bağımlılık gelmektedir. Gelinen son noktada askeri alanda ülke güvenligini sağlayan yeni nesil F 16'ların ABD'nin geliştirmiş olduğu yazılımları kullanmak zorunda olması örnek gösterilebilmektedir. ASELSAN'ın da aynı tip yazılımı ve cihazı üretebilmesine rağmen, ABD'nin ITT firması tarafından üretilen elektronik harp cihazlarının takılması ile akıllara muhtemel bir sınır ötesi operasyonda Türk jetlerinin Stratejik manevra kabiliyeti ve vurucu gücünün denetim altına mı alınacağı sorusu gelmektedir. Bu yazılım ile işleyen Elektronik harp cihazı, F-16'nın havadayken gizli haberleşmesinden silah sistemlerine, dost uçağı düşmandan ayırmasından düşman haberleşmesini köreltmeye dek pek çok işlevi yerine getirdiği uzmanlar tarafından dile getirilmektedir. Bu işlevlerin sağlanmasında kendimize ait sistem ve yazılımları kullanamamız, uçaklarımızın vurucu gücü ve istihbarat becerilerinin muhtemel dış müdahalelere de açık olması anlamını taşımaktadır. Alınan son karar ile de Yerli savunma sanayi önemli bir ekonomik kayba uğradığı da ayrıca söylenebilir.


Bağımsızlığa Sayılı Günler Kala: KOSOVA

Yapılan Yerel seçimlerin ardından, BM Geçici Yönetim Misyonu Altında bulunan KOSOVA'da parlementonun 9/01/2008'de Kosova Demokrat Parti - PDK Başkanı Hashim Tachi'ye koalisyon hükümetine başbakanlık yetkisinin verilmesini takiben Başbakan Tachi önümüzdeki gülerde Kosova'nın bağımsızlığının ilan edileceğini ve bu pazar Sırbistan'da yapılacak başkanlık seçimlerinin sonucunun bunu etkilemeyeceğini bildirmiştir.

BM güvenlik konseyinde fikir ayrılığının yaşanması, Sırp yetkililerin her ne sekilde olursa olsun Kosova'nın Sırbistan'ın ayrılmaz bir parçası olduğunu dile getirmeleri ve müdahale edebileceklerinin işaretini vermesi, Balkanlarda tam anlamıyla komşu ülkelerde ekonomik gelişmişlik düzeyinin yetersizliği ve etnik gruplar arasında kaynak ayrımındaki adaletsizlik, Dünya'da yaşanabilecek ekonomik durgunluğun AB ülkelerini etkilemesi ve sonucunda AB finans desteğinin bölgeden çekilme ihtimali ciddi bir çatışma riskini beraberinde getirmektedir.